Bu yaklaşım nedeniyle Anglo-Sakson hukuk sisteminde ağır basan görüş, ekonomik anlamda bir getirisi olan fikri mülkiyet hakkı görüşüdür.
Bu görüşteki Amerikan hukukçulara göre, vatandaşlar kişisel verilerini çeşitli şirketlere satabilecekler ve bu verilerin karşılığını maddi olarak alabileceklerdir. Bu anlayış nedeniyle; Amerika Birleşik Devletleri’nde kişisel verilerin korunması Kıta Avrupası hukuk sistemi ile karşılaştırıldığında zayıf kalmaktadır. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen Facebook kullanıcılarına ilişkin verilerin, başkanlık seçimlerinde Donald Trump lehine kullanıldığı iddiası da Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kişisel verilerin korunmasının ne denli zayıf olduğunu bir kez daha tartışmaya açmıştır. Fikri mülkiyet hakkı ile kişisel verilerin korunması hakkı arasında benzerlik bulunması nedeniyle, bu görüşteki hukukçular, kişisel verilerin fikri mülkiyet hakları ile ilişkilendirilmesi gerektiği ancak bu takdirde etkili bir korumanın sağlanabileceğini düşünmektedirler. İki hakkın da korunmasının en önemli sebebi bilginin korunması ve dağılımının kontrolünü sağlamaktır. [2] Gerek kişisel verilerin korunması hakkında gerekse de fikri mülkiyet hakkında kişilere ait, denetimini hak sahibinin sağlayacağı ve umuma arz edip etmeme kararının tamamen kişinin kendisinde olduğu bir veri mevcuttur. Kişisel verilerin korunması hakkı ile fikri mülkiyet hakkını benzerlikleri ve farklılıkları yönünden inceleyebilmek için öncelikle fikri mülkiyet kavramını tanımlamak gerekmektedir. Fikri mülkiyet; eseri yaratanın özgünlüğünü taşıyan, bilimsel, edebi, musiki, güzel sanatlar alanındaki yaratılar, sinema eseri olarak sayılan her türlü ürün ile bilgisayar programları ve veri tabanlarını da içeren fikir ve sanat ürünlerinden oluşmaktadır. Bu eserler, mali yönleri dolayısıyla eser sahibinin mal varlığında yer almaktadırlar. Kişisel veriler ise KVKK’da belirtildiği üzere kişilerin adı, soyadı, T.C. kimlik numarası, ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı ve ceza mahkûmiyeti ilgili bilgileridir. Türk hukukunda herhangi bir mali değerleri olmadığı gibi kişinin mal varlığında yer almamaktadırlar. [3] Fikri mülkiyet ve kişisel veri kavramlarının sadece tanımlarına dahi bakıldığında; fikri mülkiyetin bir kişinin fikri çabasının ürünü olduğu anlaşılırken, kişisel verinin ise herhangi bir çabanın sonucu olmayıp, insanın doğasında olan ve yaşama tarzından kaynaklanan bilgiler olduğu görülmektedir.Her iki hakkın da korunma amacına bakıldığında ise iki hak arasında korunan amaçta büyük bir farklılık görülecektir. Şöyle ki; fikri mülkiyet haklarının korunmasının amacı fikri ve sınai alanda kalkınmanın sağlanması ve kişilerin bu hakların semerelerinden ekonomik anlamda faydalanması iken, kişisel verilerin korunmasının amacı bu verilere ulaşılmasının, işlenmesinin ve aktarılmasının sınırlandırılması ve kişilerin bu anlamda bir zarar görmesinin önlenmesidir. Her iki hakta karşılaştırılması gereken üçüncü unsur, iki hakkın korunmamasının sonuçlarıdır. Bir fikri hakkın korunmaması neticesinde uğranılan zarar maddi bir zarardır ve bu zararın tazmini Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nde somut olayın durumuna göre tazminat davası yoluyla talep edilebilecektir. (FSEK [Z1] m. 70). Oysa kişisel verilerin korunması hakkının ihlal edilmesinin neticesi çok daha ağır olabilecek, kişinin eğer özel nitelikteki kişisel verisi ihlal edilmişse, kişi işini kaybedebilecek, toplum tarafından dışlanabilecek ve çeşitli baskılara maruz kalabilecektir. [4] Dolayısıyla bu hakkın ihlal edilmesi nedeniyle uğranılacak zararı tazmin etmek kolay olmayacaktır. Bu nedenle kişisel veriler daha hassas bir şekilde korunmaktadır. [5]
Yukarıda açıklandığı üzere bu makalede; Türk hukukunda kişisel verilerin korunması ile ilgili son gelişmeler verilmiş ve fikri mülkiyet hakkı ile anayasal bir hak olan kişiler verilerin korunması hakkı bu hakların ortaya çıkış biçimleri, amaçları ve bu haklarla ilgili herhangi bir ihlal oluştuğunda meydana gelebilecek zararlar açısından değerlendirilmiş ve her iki hak arasında benzerlikler bulunduğunun tespit edilmesine rağmen kişisel verilerin fikri mülkiyet hakkı kapsamında korunamayacağı sonucuna ulaşılmıştır. [Z2]KAYNAKÇA
- Tekinalp, Ünal, Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2012
- Prins, Corien, “When Personal Data, Behavior And Virtual Identities Become A Commodity: Would A Property Rights Approach Matter? (personal data)”, Scripted, C. 3, S. 4, 2006, s. 274-275.
- Çekin, Mesut Serdar; Avrupa Birliği Hukukuyla Mukayeseli Olarak 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, İstanbul, Onikilevha Yayıncılık, 1. Baskı, Ocak 2018.
- Küzeci, Elif; Kişisel Verilerin Korunması, İstanbul, Turhan Kitabevi, 2. Bası, Şubat 2018.
- Uygun, Murat; Avrupa Birliğinin 95/46 Sayılı Veri Koruma Yönergesi Işığında Kişisel Verilerin Korunması, Yüksek Lisans Tezi. Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010.
- Fikri ve Sanat Eserleri Kanunu (www.resmigazete.gov.tr)
- Kişisel Verileri Koruma Kanunu (www.kvkk.gov.tr )
- Kişisel Verileri Koruma Kurumu Teşkilat Yönetmeliği (www.kvkk.gov.tr )
Bir cevap yazın